“Cumhurbaşkanı olmasaydım, Millî Eğitim Bakanı olmak isterdim.” sözü, Atatürk’ün eğitime verdiği önemi göstermesi bakımından çok anlamlıdır. Kendi eğitimine ve kişisel gelişimine küçük yaşlardan itibaren büyük önem veren ve, “Ben çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydım, bu yaptıklarımın hiçbirini yapamazdım.” diyen Atatürk’ün, kendi gibi milletinin eğitimine de özel […]
Devamını OkuBirinci vazifemiz olan, Türk istiklalini ve Türk Cumhuriyet’ini, değil ilelebet 100. yılına kadar bile tam manasıyla koruyamamış ve savunamamış olmanın derin acısını hissediyorum. Bunun hepimiz için çok ağır bedelleri olacağının kaygısını taşıyorum. Atatürk ve kahraman silah arkadaşlarının, imkansız şartlar altında büyük fedakârlıklarla bize armağan ettiği, güzeller güzeli biricik vatanımıza ve biricik Cumhuriyet’imize hedefleri doğrultusunda sahip […]
Devamını OkuBüyük Önder Atatürk’ün Cumhuriyet’imizi kurarken temel aldığı ilkelerin başında “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” gelir. Bu sözü ancak onun gibi bir savaş sanatı ustası dile getirebilir ve içini doldurabilirdi. Savaşın ne kadar korkunç bir şey olduğunu, hayatı cepheden cepheye koşmakla geçen onun gibi gerçek savaşçılar çok iyi bilir. Teoriler ve tarih kitapları, gerçek savaş karşısında korkunçluğu […]
Devamını OkuAtatürk, çok büyük mücadelelerin ve çokçetin savaşların ardından zaferle ulaşılankurtuluştan sonra; “çağdaş uygarlıkdüzeyine ulaşmayı” bir amaç olarak ortayakoyduğunu söyler. “Yaptığımız ve yapmaktaolduğumuz devrimlerin amacı, Türkiye Cumhuriyeti insanlarını tam anlamında çağdaş ve bütünanlam ve biçimleriyle uygar bir toplum haline getirmektir. Devrimlerimizin temel ilkesi budur.” der.30 Ağustos 1922 Zaferi’nden hemen sonra:“Millî Mücadele’nin birinci evresi kapandı. Artıkikinci evresi […]
Devamını OkuHepimiz bugünün dünyasında -kaçınılmaz olarak- giderek artan bir şekilde teknolojiyle ve dijital ortamla iç içe yaşıyoruz.
Devamını OkuKoca bir milletin, şehitlerin ve gazilerin, öksüzlerin ve yetimlerin olağanüstü fedakârlıkları üzerine kurulan Cumhuriyet, geride kimseyi bırakmamaktır.
Devamını OkuYunus Emre’nin “Yaradılanı hoş gör, yaradandan ötürü.” veya Mevlana’nın “Gel, gel, yine gel, ne olursan ol, yine gel.” sözleri bu coğrafyada doğan, büyüyen, yaşayan herkesin aradan geçen neredeyse 750-800 yıla rağmen zihin haritalarına, paradigmalarına bir daha hiç çıkmamacasına işlenmiştir
Devamını OkuOysa Türk milleti, evelallah hep birlikte, her şeyi başarırdı, başaracağına inanırdı. Neler başarmıştı.
Devamını OkuHer insanı bir kadın doğurur ve her insanı bir kadın yetiştirir.
Devamını OkuTürkiye’nin bugün her zamankinden daha fazla iyilik enerjisine, sevgiye, anlayışa, barışa, hoşgörüye, birlikteliğe ve pozitif bakış açısına ihtiyacı var. Cumhuriyet tarihinin belki de bu en karamsar sürecinde ve en tehlikeli seçiminin arifesinde, topluma hâkim olan mutsuzluğu, endişeyi, kaygıyı, gelecek korkusunu, belirsizliği ve en kötüsü bölünmüşlüğü ve bu bölünmüşlüğün yaratabileceği tehlikeleri aşabilmek...
Devamını Oku