Nasuh MAHRUKİ
Tüm Yazıları
Yılbaşı – Yeni Yıl 2023 – Cumhuriyet 100. Yıl
Ana Sayfa Tüm Yazılar Yılbaşı – Yeni Yıl 2023 – Cumhuriyet 100. Yıl

Oysa Türk milleti, evelallah hep birlikte, her şeyi başarırdı, başaracağına inanırdı. Neler başarmıştı.

Eğrisiyle, doğrusuyla yine koca bir yılın, çok zor bir yılın sonuna
geldik. Bir Kuzey Avrupa ülkesinde ancak bir yılda yaşanabilecek
olayların daha fazlasını hem de daha şiddetlisini bir ayda belki
daha kısa zamanda yaşayarak, süratten başımız dönmüş
şekilde bir yılı daha geride bıraktık. Her gün sayısız krizle,
sayısız kötü haberle, sayısız yanlışla, sayısız kötüyle
boğuştuk, boğuşuyoruz. Yoksulluk bir yandan,
ülkelerindeki savaştan ülkemize yerleşmiş binlerce
kayıtsız sığınmacı bir yandan hayatları boyunca hiç
böyle bir şey yaşamamış, duymamış insanları derin
endişeye ve kaygıya sevk ediyor.
Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde, işgalci
düşmanları birlikte kovarak ve devrimleri birlikte
başararak kurulan Türkiye Cumhuriyeti devletini kuran
Türk milleti artık gelecek kaygısı yaşıyor. Oysa Türk milleti,
evelallah hep birlikte, her şeyi başarırdı, başaracağına inanırdı. Neler
başarmıştı. Oysa artık bunu başaracağına inanmayan sayısız insan
ülkeyi terk ediyor. Ülke sadece maddi kaynaklarını değil, nitelikli
insan kaynağı bakımından da kan kaybediyor.
2022 ne kadar zor ve zahmetli, ne kadar yanlıştıysa da, 2023 bir
o kadar değişim, gelişim, ilerleme yılı, kaybettiklerini geri kazanma
yılı olacak. 2023’ün, Türkiye’nin yolsuzluk, rüşvet, yağma, talan
ve cehalet düzeninden kendisini kurtardığı yıl olmasını diliyorum.
Biliyorum ki Türkiye, sırtındaki kamburu, Cumhuriyet’in 100. yılında
üzerinden atacak ve içindeki muazzam enerjisi ve büyük gücüyle,
kaybettiği zamanı en kısa sürede geri kazanacaktır. Buna bütün
kalbimle inanıyorum, çünkü ülkemi ve insanımı tanıyorum.
Beklenmedik maddi, manevi çok ağır kayıplarla dolu son 10 ve 20
yılından çıkarması gereken dersleri çıkaracak ve geleceğini en güzel
şekilde kurmak için elbirliğiyle, işbirliğiyle, güç birliğiyle, ehliyetle,
liyakatle, adaletle, eşitlikle, özgürlükle tüm zorlukların üstesinden
gelecektir. Bunun için yeniden en büyük rehberi Atatürk’e dönecek
ve tekrar laik, demokratik, çağdaş bir hukuk devleti olan, zamanında
gerçekten Batı’nın bizi kıskandığı, dünyaya örnek olan Atatürk
Türkiye’sini çağdaşlığın ışığıyla yeniden inşa edecektir. Hep
birlikte inşa edeceğiz.
2023’ün, hepimiz için geçmiş hatalardan, yanlışlardan,
yanlış düşüncelerden, yanlış kararlardan, yanlış
eylemlerden gerekli derslerin alındığı bir temizlenme,
arınma, iyileşme, yenileşme, değişim, gelişim,
dönüşüm ve ilerleme yılı olmasını diliyorum.
Ahmet Telli ile üniversite yıllarımda, dağcılık ve doğa
sporlarına başladığım zamanlarda tanıştım. İlk doğa
deneyimlerimi birlikte yaşadığımız ve derin sohbetler
yaptığımız bir dostumun, tam senlik diyerek “Su Çürüdü”
kitabını vermesiyle okudum. “Soluk Soluğa” şiiri, o güne dek
okuduğum kendimi en çok bulduğum ve kendime en yakın hissettiğim
metin oldu. Ahmet Telli’nin son büyük serüvencisi gibi, ben de soluk
soluğa yaşamak istedim dünyayı. Satırlarının arasında pek çok yerde
kendimi, kendi duygularımı, kendi düşüncelerimi, kendi tutkularımı,
kendi deneyimlerimi buldum. Çok etkilendim, hâlâ çok etkilenirim. Ara
ara okur, geçmişe yine coşkulu yolculuklar yaparım, hayaller kurarım,
düşüncelere dalarım. Bana çok iyi gelir.
Ey o büyük yolculukların ürperten heyecanı
Okyanus dalgalarının sesleriyle dol bu ömre
Ölüme ve aşka durmadan kement atan
Serüvenlerle geçsin yaşamak

dağlara tırmanan atlar gibi
soluk soluğa yaşamak istedi dünyayı
bir şahin gibi bulutlara kurdu
dumanlı sevdaların yörük çadırını

Yazarın Diğer Yazıları
ERKEĞİ KADINDAN ÜSTÜN GÖREN TOPLUMLAR GERİ KALMAYA VE KAYBETMEYE MAHKÛMDUR

Bunca çok, başarılı ve çağdaş sürdürülebilir örneğe rağmen, laikliği hâlâ benimseyememiş, dini kurallarla yönetilen ve toplumsal hayatını dine göre düzenleyen ülkelerin en önemli sorunu kadına ve kadının toplumsal hayatın içindeki yerine bakışıdır. Kadın ve erkeği günlük hayatın içinde birbirinden uzak tutmasıdır. Daha doğdukları andan itibaren kız ve erkek çocuklarının yetiştirilmesinde, ayrı sınırlar ve ayrı özgürlükler […]

Devamını Oku
BAŞÖĞRETMEN Atatürk

“Cumhurbaşkanı olmasaydım, Millî Eğitim Bakanı olmak isterdim.” sözü, Atatürk’ün eğitime verdiği önemi göstermesi bakımından çok anlamlıdır. Kendi eğitimine ve kişisel gelişimine küçük yaşlardan itibaren büyük önem veren ve, “Ben çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydım, bu yaptıklarımın hiçbirini yapamazdım.” diyen Atatürk’ün, kendi gibi milletinin eğitimine de özel […]

Devamını Oku
Bu Sayıdan Yazılar
Yaşar Kemal’le Geçen Günler / Öğrendiklerim

Zaman zaman sorarlar, Yaşar Kemal’le olan dostluğumuzu. Hayranı olduğum bir insanın/ ulaşılmaz bildiğim bir büyük yazarın bir gün dostu oldum. Nereden nereye derim içimden. Bu yazıya başlarken Çukurova Yaşar Kemal kitabımda da anlattım. Ayşe Semiha Baban’ın içtenliği, ilgisi sayesinde onunla konuştum, birlikte oldum. Ayşe Hanım beni evine aldı, Yaşar Kemal’le söyleşmemizi sağladı. Onun içtenliğini unutamam. […]

Devamını Oku
Anadolu’unun Köklü Çınarı: Yaşar Kemal

Beykoz tarihi günlerinden birini yaşıyordu. 10 Ekim 1965 Milletvekili Genel Seçimlerinin propaganda dönemiydi. Sanat tarihçileri tarafından “Su Sarayı” olarak tanımlanan Beykoz’un simgelerinden biri olan Onçeşmeler’in yanı başındaki köşe kahvede Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) toplantısı vardı. Kahvenin içi dolmuş, sonradan gelenler dışarı taşmıştı. Gözlüklü, tok sesli, uzun boylu adam “Oyunuzu adama verin, beygire değil.” diyordu. Adam […]

Devamını Oku